Orta Doğu’da hiçbir gün sıradan değildir. Araplar ve İsrail arasında yıllardır süren savaşları tarihin her satırında görebiliyoruz. İran ve İsrail arasındaki savaşın da uzun yıllardır sürdüğünü ve Orta Doğu’daki gerginlikleri dönem dönem basından takip edebiliyoruz. Ancak 2024 ve 2025 yıllarında bu gerginliğin dört kez zirveye çıktığına da hep birlikte tanıklık ettik. Ama bu hikâye yeni değil. Binlerce yıl önce yazıldı. Yalnızca sahne değişti, oyuncular değişti, senaryo aynı kaldı.

Sizlere bir hikayeden bahsetmek istiyorum: Ester hikayesinden. Bu hikaye milattan önceki dönemde Pers İmparatorluğu’nda geçmektedir.

Pers İmparatorluğu’nun görkemli günleri… Ahaşveroş tahtta. Sarayın altın işlemeli duvarları, sessiz ama gerilim dolu bir bekleyiş içinde. Kraliçe Vaşti sürgünde. Yerine kim geçecek? Sarayın hareminde güzeller sıralanmış, gözler yere bakıyor.

İşte o güzellerden biri: Ester. Yetim büyümüş, kuzeni Mordekay’ın himayesinde yaşamış, kimliğini gizlemeyi öğrenmiş genç bir kadın. Mordekay ona, “Yahudi olduğunu asla söyleme” diye tembihlemiş. Çünkü sarayda bir kimlik, bazen kılıçtan daha tehlikelidir.

Ester’in güzelliği, sarayın hadımı Hegai’nin bile dikkatini çeker. Ona özel yiyecekler, kokular, bakım… Ve bir gün kralın huzuruna çıkar. O an, imparatorluğun kaderi de yavaşça değişmeye başlar. Kral, Ester’e âşık olur. Taç, artık onun başındadır.

Ama sarayın koridorlarında başka bir hikâye yazılıyordur. Mordekay, iki saray görevlisinin kralı öldürmeyi planladığını öğrenir. Ester aracılığıyla kralı uyarır. Suikast engellenir. Bu iyiliğin adı, Krallık Yıllıkları’na kaydedilir ama o gün kimse bunun bir gün hayat kurtaracağını bilmez.

Derken sahneye biri çıkar: Haman. Kralın en yakınındaki adam. Gururu, gölgesinden bile büyüktür. Herkes ona eğilir. Herkes… Mordekay hariç. Bir adamın inadı, bir halkın sonunu getirecek planın fitilini ateşler. Haman, bütün Yahudilerin yok edilmesi için ferman çıkarır. Tarih, Adar ayının on üçüncü gününü işaretler.

Mordekay, Ester’e gider. “Kralın önüne çık. Halkını kurtar.” Ester tereddüt eder. Çünkü çağrılmadan kralın huzuruna çıkmak, ölüm demektir. Ama sonunda cesareti korkusunu yener. Tüm Yahudilerden üç gün boyunca oruç tutmalarını ister. Sonra, altın kapıların önünde belirir. Kralın asası uzanır. Ölüm, o an geri çekilir.

Ester, kralı ve Haman’ı iki kez ziyafete davet eder. İkinci sofrada gerçek patlar: “Beni ve halkımı öldürmek isteyen bir adam var. O adam Haman!” Kral öfkeyle bahçeye çıkar. Döndüğünde, Haman Ester’in ayaklarına kapanmıştır. Kral, bunu saldırı sanır. Tek bir emir verir: “Onu asın.”

Haman’ın yahudiler için kurdurttuğu darağacı, kendi sonunu hazırlar. Mal varlığı Ester’e geçer. Mordekay, kralın danışmanı olur. Önceki ferman iptal edilemez, ama yeni bir emirle Yahudilere kendilerini savunma hakkı tanınır ve silahlanarak savaşa hazırlanmışlardır.

Ve o gün geldiğinde… Yahudiler yok olmazlar. Adar’ın on üçüncü günü, Yahudiler düşmanlarına karşı koyar ve ertesi gün kutlama yaparlar. Böylece Ester, halkının yok olmasını önlemiş olur.

Ester hikâyesi, M.Ö. 5. yüzyıl Pers dönemine ait dini-tarihsel bir anlatıdır. Aslında bu bölümü okurken yakın tarihimiz gözünüzün önünde canlanmış olabilir. Ufak hatırlatmalar yapmak istiyorum:

· 1 Nisan 2024 – Şam Konsolosluğu saldırısı – İran’da öfke ve misilleme hazırlığı

· 13 Nisan 2024 – “Gerçek Vaat” operasyonu – İran’dan İsrail’e ilk büyük tepki

· 1 Ekim 2024 – “Gerçek Vaat 2” operasyonu – Misilleme devamı

· 13 Haziran 2025 – “Sadık Vaat-3” operasyonu – İran’dan İsrail’e geniş çaplı saldırı

13 Haziran’da İsrail tarafından başlatılan bu saldırı tam 12 gün sürdü ve 13. gün İran ile İsrail savaşı durdurma kararı aldı. Bu savaş sırasında İran basınında, İran’ın kullanacağı silahlar(Drone-füze) veya hangi noktaların hedef alındığı önceden yer alıyordu. İlginçtir, savaş esnasında hedefler neden haber verilir ki?

Orta Doğu’da umarım bir gün savaşlar biter. Çünkü bu savaşlarda kaybeden taraf her zaman insanlık oluyor. Burada gördüğüm tek bir durum var: İran’ın içinde bir Ester var. Ve bu Ester, İsrail’in yok olmasını istemiyor; saldırıya uğrayacak İsraillilerin hazırlanması ve kendilerini savunmaları için gerekli zemini hazırlıyor.

Hikâyemizdeki Ester, Yahudilerin yok olmasını önlemek için onlara zaman kazandırmıştı. Şimdi ise, İsrail’in yok olmasını istemeyen ama aynı zamanda İran içinde bulunan günümüzün Ester’i, bu çalışmaya devam ediyor…