Güneşi çok severim.
Aydınlık günlerde enerjik ve sevinçli olurum. Her gecenin sonunda aydınlığın geleceğini bilirim. Yıllardır dilimizde süregelen Nazım Hikmet’in “Güzel günler göreceğiz çocuklar” dizeleriyle büyüdük.
Ne yazık ki kasvetli karanlıktan bir türlü kurtulamadık. Dünya hâlâ paylaşım savaşlarıyla boğuşuyor. ABD ile Rusya arasında Ukrayna’nın topraklarını (maden, buğday, kömür) ele geçirme tartışmaları, İsrail’in Filistin topraklarını işgali, Suriyelilerin bölünüp parçalanması ve kaynaklarının yönetilmesi savaşı, küresel ekonomiyi doğrudan etkileyen unsurlar.
Elbette içerde de sorunlar var. Ekonomi yönetiminin yanlış kararları, lüks ithalatı ve devletin israf politikası, geniş halk kesimlerini yoksullaştırıyor. Paranın değer kaybı ile yükselen enflasyon karşısında vatandaş kemer sıkmaya zorlanıyor. ABD, ağır borç yükü altında olduğu için Donald Trump faizlerin düşmesini, borcun kolay çevrilmesini istiyor. Bunun faturası ise bize ve diğer ülkelere vergi olarak yansıyor.
Turizm bu yıl yüzde 5 düştü. Konut tarafında ise faizlerin düşmesi ve ipotek kapsamının ve limitin genişleme beklentisi sürüyor.
Geniş tabanlı işsizlik oranı yüzde 32,9 seviyesine çıktı. Türkiye’de her 3 kişiden 1’i işsiz. (İş aramaktan vazgeçen gençler, yarı zamanlı tarım işçileri, temizlik ve çocuk bakıcılığı yapanlar, mevsimlik otel çalışanları, AVM’lerde part time çalışan genç kadınlar da bu rakamlara dahil.) Toplam işsiz sayısı 15 milyonu buluyor. Türkiye’deki büyüme hikâyesi istihdama yansımıyor. İşveren, güven ve ucuz finansman bulamadığı için yatırım yapamıyor. Dar gelirli, asgari ücretli, emekli; okul sezonu öncesinde kitap ve kırtasiye alışverişinde bile zorluk çekiyor. Fiyatlar geçen yıla göre katlanmış durumda.
Finansal piyasalarda ise düşen faizlerle birlikte TL mevduatları çözülürken, altının onsunun yükselmesi yatırımcıyı altın ve BİST100’e yönlendirdi. BİST100 endeksi yılın en yüksek seviyesine çıktı.
Sonuç olarak,
Popülist politikalar nedeniyle karanlıktan çıkamadık. Ama unutmamalıyız ki ne kadar karanlık olursa olsun, güneş her zaman tepemizde olacak. Önemli olan kısa sürede daha sağlıklı ekonomik tablolara ulaşabilmektir.
Nazım Hikmet’le başladık, onun güzel bir dizisiyle bitirelim...
Güzel Günler Göreceğiz Çocuklar
Motorları maviliklere süreceğiz çocuklar
Işıklı maviliklere süreceğiz.
Hani şimdi biz,
Bir peri masalı dinler gibi seyrederiz
Işıklı caddelerde mağazaları.
Hani bunlar,
77 katlı yekpare camdan mağazalardır.
Hani şimdi biz haykırırız!
Açılır kara kaplı kitap; Zindan.
Hani şimdi bizim soframıza
Haftada bir et gelir
Ve çocuklarımız işten eve
Sapsarı iskelet gelir.
İnanın güzel günler göreceğiz çocuklar
Güneşli günler göreceğiz....