Bunalım çağlarında, tüm toplumlarda, bütün cinler sanatçıların başına üşüşür. İnsanın içinde bir mahşer, bir vaveyla(çığlık) kopar.
Şair öncelikle bu kıyameti provoke eden, ilahi haşrı( karmaşayı) neşre( yazıya - yayına) çeviren, bir düzene kavuşturan kaderin ve kederin bir pergel ayağı(dır). Şairlerin yükselişi ve de düşüşü; gel- git'lerini gökteki ay'ın med ve cezirine uygun olarak, ilk önce kabaran, sonra taşkına dönüşen, önünde sonunda yatağında cılız bir dere olur; kaderine 'razı' !!! olur.
Şairlerin yüreği yarımdır, kırıktır; Sırçadır...