Şiirdeki ilkelerimiz ve kavramlarımızın özellikle şairlerimizde oluşturduğu okyanus derinliği ve uzay sonsuzluğu üç bilinmeyenli denkleme eşittir. Şairler bir sanatçı olarak, 'has' bir sanat insanı olarak hissiyatını, hatıralarını, beklentileri ve umutlarını, öfkesini ve sevincini, acısını, duyarlığını ve izdüşümlerini, bazen balta, bazen de bir çekiç gibi ve daha nice araç ve gereç kullanarak, dilden, kullanılabilir parçaları koparır, onlarda soyutlamalar yaparak, kelimeleri bazen tüm engellemelerden sıyrılıp giden, bazen de en ihmâl edilmiş ya da unutulmuş bir bağıntısını ikonlaştırarak ve en nihayetinde önüne konulmuş ' bir sırat köprüsü' sarhoşu ögeler bütününe, ruhundan 'diriliş' soluğunu üfleyerek, eserlerini vücuda getirir ve mevcudu tamam eder...