Evet, bu cümle anksiyeteyle yoğun şekilde baş eden birçok kişiye son derece tanıdık gelecektir. Her şey yolundayken bile içten içe bir şey olacakmış gibi huzursuz hissetmek… Sanki görünmeyen bir tehlike kapıdaymış gibi sürekli tetikte olmak.
Çağımızın en yaygın ruhsal sorunlarından biri olan anksiyete bozukluğu, kişinin hem zihinsel hem de fiziksel dengesini zorlayabilir. Bazen sessizce ilerler, bazen de kişinin gündelik yaşamını aksatacak kadar yoğun hale gelir.
Bir danışanım, 27 yaşında, iki çocuk annesi bir kadındı. Tüm tıbbi tetkikleri temizdi. Ama o, sürekli bir endişe hali içinde olduğunu, nefes almakta zorlandığını, geceleri uyuyamadığını, gündüzleri ise odaklanmakta güçlük çektiğini anlatıyordu.
“Bir anda çarpıntı geliyor, sanki kalbim yerinden çıkacak gibi oluyor,” diyordu. Bu durum panik atak gibi görünse de aslında genelleşmiş anksiyete bozukluğuydu.
Panik bozukluk, aniden gelen yoğun kaygı nöbetleriyle seyreder. Genellikle beklenmedik bir çarpıntı, terleme, titreme, ölüm korkusu gibi belirtilerle gelir ve kısa sürede yoğunlaşır.
Anksiyete bozukluğu ise daha yaygın, daha sürekli ve sinsi bir haldedir. Kişi çoğu zaman neden kaygılandığını tam olarak bilemez ama bir şey olacak hissi hep oradadır.
Anksiyete sadece zihinde değil, bedende de kendini gösterir. Baş ağrısı, mide problemleri, kas gerginlikleri, iştah değişiklikleri sık görülür. Bu belirtiler uzun süreli hale geldiğinde, kişi kendine yabancılaşabilir ve yaşamdan keyif alamaz hale gelir.
Peki bu durum kader midir?
Elbette hayır. Anksiyete bozukluğu tedavi edilebilir bir durumdur.
Bilişsel davranışçı terapi başta olmak üzere çeşitli terapi yöntemleriyle kişinin düşünce kalıpları yeniden yapılandırılır. Gerekli durumlarda psikiyatrist desteğiyle ilaç tedavisi de uygulanabilir. Fakat unutulmaması gereken en önemli şey, bu durumla mücadelede kişinin yalnız olmadığıdır.
Eğer siz de sürekli bir endişe hali yaşıyor, huzursuzlukla baş etmeye çalışıyor ama nedenini bulamıyorsanız; bir uzmandan destek almaktan çekinmeyin. Anksiyete ile baş etmek mümkündür ve bu yolculukta atacağınız her adım, kendinize atılmış bir adımdır.