Baba mesleğini modern tekniklerle birleştiren oğul, aile geleneğini sürdürmek için yeni çıraklar yetiştirmeye hazırlanıyor.
“İç Anadolu Bölgesi’nin sayılı ustalarından biriyim”
55 yıllık tecrübesiyle bölgenin tanınan isimlerinden biri olduğunu vurgulayan Recep Şahbaz, şunları söyledi:
"Bu meslek babamın dayısından kalma. Üçüncü nesil olarak devam ediyorum. Bir tane çırağım ve oğlum var. Demircilik öyle kolay bir meslek değil. Beyin ve el aynı anda hareket edince bu iş oluyor. Uzun yıllar alıyor. Sorgun, Zile, Akdağmadeni’nin köylerinden gelen müşteriler oluyor. İç Anadolu Bölgesi’nin sayılı demirci ustalarından biriyim. Çünkü 55 senelik deneyimle işimi en güzel şekilde yapıyorum. Burada yapılmayan işler Ankara ya da Çorum’da karşılığını bulabilir."
“Sanat okulundan gelecek öğrencileri yetiştireceğiz”
Mesleğin hem avantajlı hem de zorlukları olduğunu belirten Şahbaz, gençleri yetiştirmeye kararlı olduklarını söyledi:
"Sıcak demirciliğin iyi tarafları da var. Her zaman dinç olursun, yediğin içtiğin yarar, kilo almazsın. Çalışırken insanı mutlu eder. Bütün dertlerinden, sıkıntılarından uzaklaşırsın. Devletimiz bize çok büyük avantajlar sağladı. Sanat okulundan öğrenciler geliyor. Pazartesiden itibaren 3 tane tornacı geliyor. Onları yetiştireceğiz. Bir kısmını devlet karşılıyor, bir kısmını biz karşılıyoruz. Torna olduğu sürece gemilerin, teknelerin bile işi düşüyor. Biçerdöver, kepçe, kamyonların, arabaların hepsinin işi düşüyor."
“Mesleğimizi teknolojiyle geliştirmeyi düşünüyorum”
Metalurji ve malzeme mühendisliği eğitimi alan Ahmet Şahbaz ise babasından devraldığı mesleği teknolojiyle birleştirmeyi hedefliyor:
"Babamdan sonra mesleği ben devam ettirmeyi düşünüyorum. Metalurji ve malzeme mühendisliği okudum. Biraz daha teknoloji katarak geliştirmeyi düşünüyorum. Dördüncü nesil olarak mesleği devam ettiriyorum. Burada genelde tarım aletleri tamiri yapıyoruz. Sıcak demircilik ve torna var. Halkın ihtiyaçlarına göre optimize olmuş şekildeyiz. İlerleyen zamanlarda teknolojiyle birlikte işimizi daha da geliştirmeyi düşünüyorum."
