Özdemir, partilerinin üyelik artışından yerel faaliyetlere; tarım politikasından sağlık harcamalarına kadar çarpıcı analizler ve öneriler paylaştı. İl Başkanı Özkut Özdemir, Çukurova Metropole konuştu.
— Yeniden Refah Partisi 2025 itibarıyla üye sayısını en çok artıran partiler arasında, Türkiye’de en çok üyeye sahip üçüncü parti konumunda gösteriliyor. Yeni kurulan bir parti nasıl oldu da kısa sürede bu düzeye ulaştı?
Partimiz resmi kuruluşuyla henüz genç sayılabilecek bir siyasi hareket olsa da kökenimiz Millî Görüş geleneğine dayanıyor. Bu miras yaklaşık 60 yıllık bir politik, sosyal ve örgütsel tecrübeye işaret eder. Geçmişte Millî Görüş ekseninde görev almış kadroların birikimi, sahadaki samimi çalışma ve halkla kurulan yakın ilişki; vatandaşın teveccühünü beraberinde getirdi. Bu güven ve sahadaki yoğun örgütlenme performansımız üye sayımızı artırdı ve seçimlerdeki oy oranlarımızla Türkiye’de üçüncü parti konumuna yükselmemize katkı sağladı. Yalnız bizler bununla da yetinmeyeceğiz. İki günü birbirine denk olanın ziyanda olacağı düşüncesiyle daha sıkı bir şekilde çalışacak ve hem üye sayımızı birinci parti olacak şekilde artıracak hem de ilk seçimlerde yerelde de genelde de iktidara geleceğiz.
— İktidarın Filistin konusundaki tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Yeniden Refah Partisi bu konuda neler öneriyor?
Filistin bizim siyaset üstü meselelerimizdendir; Gazze’de yaşananlara sessiz kalamayız. Parti olarak iktidara Gazze’deki saldırıların durdurulması için somut adımlar atılması yönünde sürekli tavsiyelerde bulunuyoruz. Önerilerimizin başında; stratejik askeri ve lojistik üslerin kullanımıyla ilgili düzenlemeler, ticari ilişkilerin ve enerji akışlarının gözden geçirilmesi yer alıyor. Örneğin Kürecik ve İncirlik üsleriyle ilgili hassasiyetlerin göz önüne alınmasını ve BOTAŞ üzerinden yapılan ticaretin sonlandırılmasını istiyoruz. Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan’ın da sıkça belirttiği gibi, karşı tarafla ilişkilerde sadece söylem yetmez; caydırıcı tutum gerekir. Partimiz, ihtiyaç duyulduğunda bu meselede her türlü desteği vermeye hazırdır. İsrail ile ilişkilerin nasıl olması gerektiği ile ilgili Millî Görüş’ün merhum lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan çerçeveyi net bir şekilde çizmişti; "Fiili icraata geçmek gerekir. İsrail laftan anlamaz. İsrail ancak güçten anlar."
— Teşkilat olarak olası bir erken seçime hazır mısınız?
Adana teşkilatımız; kadın kolları, gençlik kolları, il yönetimi ve ilçe teşkilatlarıyla seçim koşullarına hazırlıklı. Sürekli sahadayız. Sadece seçim zamanı değil, geçim zamanı da vatandaşımızla birlikteyiz. Onların yanındayız. Esnaf ziyaretleri, Anadolu Buluşmaları ve özel toplantılarla vatandaşın nabzını tutuyoruz. Olası erken seçimde planlı ve disiplinli bir şekilde çalışmalarımızı hızlandıracak altyapıya sahibiz. Hazırlıklarımız kesintisiz devam ediyor.
İnşallah 16 Kasım Pazar günü yapacağımız 3. Olağan Büyük Kongremiz ile de tüm dünyaya seçimlere hazır olduğumuzu bir kez daha haykırmış olacağız. Ben bu vesile ile tüm vatandaşlarımızı Ankara’daki kongremize davet ediyorum. Katılmak isteyenler ilçe başkanlıklarımıza ve bizlere ulaşabilirler.
Adana’da hangi saha çalışmaları yürütüyorsunuz?
Adana’da örgütlülüğümüzü güçlendirmek için yoğun bir saha takvimi uyguluyoruz. Bunların arasında esnaf ziyaretleri, mahalle stant çalışmaları, ev ve mahalle toplantıları ile doğrudan vatandaşla buluşuyoruz. Anadolu Buluşmaları adı verdiğimiz çalışmalarımızla merkezde de kırsalda da milletimizin derdi ile dertlenmeye çalışıyoruz. Bu yöntemle hem teşkilat bağımızı kuvvetlendiriyor hem de yerel sorunları ilk elden tespit ediyor bunları da Genel Merkezimize aktarıyoruz.
-Vatandaşların hastanelerden randevu alamadığıyla ilgili şikayetler son dönemde adeta zirve yaptım. Buna rağmen Meclis’in 2025’in ilk yarısındaki sağlık gideri 115 milyon TL oldu. 2026 için ise 483 milyon TL ödenek teklif edildi. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sağlıkta erişim sorunu ve şehir hastanelerine ayrılan bütçelerin yönetimi üzerinde durulmalı. Şehir hastanelerinin yapım ve işletme modelleri (özellikle Yap İşlet Devret (YİD) gibi uygulamalar) maliyetleri yükseltiyor ve bu yükü kamunun yani milletimizin sırtına yüklüyor.
Fiziki altyapı konforlu olsa da randevu sorunu ve hizmete erişimde yaşanan aksaklıklar vatandaşın mağduriyetine yol açıyor. Meclis harcamalarındaki artışın hangi kalemlerden kaynaklandığı (ilaç-tedavi maliyetleri mi, personel sayısı mı, yoksa sözleşme yükümlülükleri mi) Meclis Başkanlığı tarafından açıklanmalıdır. Burada da şeffaflık şarttır. Biz, hizmetin niteliğini ve erişimini artıracak alternatif finansman ve yönetim modelleri üzerine çalışma yapmaya hazırız.
— Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) ve Türk-İş verilerine göre Ekim 2025’te bazı temel gıda maddelerinde, meyve ve sebzelerde üretici fiyatı ile market fiyatı arasındaki makas çok yükseldi. Halkın gıdaya erişimi neden giderek daha zor hâle geliyor?
Bu tablo temelde tarım politikalarındaki yapısal sorunlardan kaynaklanıyor. Tarım girdilerinin (mazot, gübre, yem vb.) yüksek maliyeti üretim fiyatlarını artırıyor; taşıma ve aracı marjlarının yüksekliği de market fiyatlarını yukarı çekiyor. Eğer tarımda kullanılan enerji ve mazot fiyatlarında çiftçi lehine düzenlemeler yapılır, üretim maliyetleri düşürülür ve etkin teşvik politikaları uygulanırsa hem üretim canlanır hem de fiyat makasları kapanır.
Hükümetin, yat limanlarına verilen ayrıcalıklı yakıt uygulamaları yerine tarımsal üretimde kullanılan girdilere öncelik vermesi gerektiği kanaatindeyiz. Bu önlemlerle tarlaya dönmeyen çiftçinin yeniden ekime başlamasını sağlayabiliriz. Biz en başından bu yana Yeniden Refah Partisi olarak tarım politikalarının yeniden ele alınmasını savunuyoruz.
— Adana neden son 20 yılda fabrikaları kapanan, işsizlik oranı Türkiye ortalamasının üzerine çıkan, yatırım teşviki sınırlı, tarım alanları imara açılan ve ekonomik olarak zorlanan bir kent hâline geldi?
Bu hem yerel hem merkezi yönetim zafiyetlerinin toplam sonucudur. Liyakatsiz kadroların yönetimde etkili olması, uzun vadeli sanayi politikalarının eksikliği, yatırım teşviklerinin yetersiz veya yanlış dağıtımı ve tarım arazilerinin plansız imara açılması Adana’yı olumsuz etkiledi. Adana, doğru politikalarla, planlı yatırımlarla ve yerelde yetkin kadroların istihdamıyla tekrar bölgesel bir cazibe merkezi olabilir.
Yeniden Refah Partisi olarak Adana’ya yapılacak hedefli yatırımlar ve tarımsal sanayi entegrasyonuyla ilin tekrar ekonomide lokomotif rolünü üstlenmesini amaçlıyoruz. Buna gücümüz de var bu yapacak liyakatli kadrolarımız da hazır.
Milletimizin teveccühü ile ilk seçimlerde ülkemizi Yeniden Refah iktidarı ile tanıştıracağız ve özlenen yeniden büyük Türkiye’yi birlikte inşa edeceğiz.




