Bostaniçi TOKİ Toplum Merkezinde düzenlenen kursta eğitim gören vatandaşlar, yıllar sonra ilk kez kalem tutmanın heyecanını yaşıyor. Kursiyerlerin yaşları 30 ile 80 arasında değişirken, öğrenme azimleri her yaştan insana ilham veriyor.
Farklı sebeplerle eğitim hayatına başlayamayan ya da yarım bırakmak zorunda kalan bireyler, bu kurs sayesinde ikinci bir şans elde etti. Kursa katılanlar, okuma yazma öğrenmenin mutluluğunu yaşarken, kendilerine bu imkânı sunan yetkililere teşekkür etti.
Toplum merkezinde 14 farklı alanda kurs hizmeti sunduklarını belirten Bostaniçi TOKİ Toplum Merkezi Müdürü Zehra Günini, kursların sadece bireysel gelişime değil, toplumsal kalkınmaya da katkı sağladığını dile getirdi. Kilim dokuma, üretim teknolojileri, bilgisayar, el sanatları, dikiş-nakış ve Kur’an-ı Kerim gibi farklı alanlarda kurslar verdiklerini ifade eden Günini, okuma yazma kursunun da bu programların önemli bir parçası olduğunu söyledi.
“Okuma yazma kursuna katılanların büyük bir kısmı yetişkinlerden oluşuyor. Hatta bazıları gördüğünü anlayamayan bireyler. Hatice hocamızın özverili çalışmaları sayesinde bu öğrenciler hem okuduklarını anlayabiliyor hem de yazmaya başlayabiliyorlar,” diyen Günini, günümüz dünyasında okuma yazmanın önemine vurgu yaptı. Bu tür kurslarla bireylerin hayatla bağ kurmalarını sağladıklarını belirtti.
Özellikle okuma yazma kursuna yoğun bir ilgi olduğunu belirten Günini, "Hiç eğitim almamış pek çok vatandaşımız var. Kısa sürede okuma yazmayı öğrenip günlük hayatta bunu kullanmaya başladıklarında büyük sevinç yaşıyorlar. Hastanede, bankada ya da bir fatura geldiğinde kendilerini ifade edebildiklerini fark ettikçe kurslara olan talepler daha da artıyor. Ayrıca sınıf içinde hem akademik gelişim sağlanıyor hem de öğretmenle kurulan sıcak bağ sayesinde samimi bir öğrenme ortamı oluşuyor. Bu bizleri oldukça memnun ediyor.” dedi.
Kursa katılan Kazım Durmuş ise hayat hikayesini şöyle paylaştı: “Küçükken çalışmak zorunda kaldığım için okula gidemedim. Harfleri biraz biliyordum ama okuma yazma bilmediğim için derdimi anlatmakta çok zorlanıyordum. Türkçe'yi bile bilmiyordum. Markete gittiğimde ekmek isterken bile sıkıntı yaşıyordum. Ama şimdi çok şükür okuyup yazabiliyorum. Gerçekten çok güzel bir duygu. Okumanın yaşı olmaz. Önemli olan çabalamak. Yaş ne olursa olsun, insan isterse öğrenebilir. Bilgi insana ruh katıyor, insanı geliştiriyor.”




