Yaklaşık 15 gün önce başlayan bu renkli uygulama sayesinde, fırının önü özellikle okul çıkışı saatlerinde küçük bir oyun alanına dönüşüyor. Sadece çocuklar değil; gençler ve yetişkinler de alışveriş öncesi seksek oynayıp ardından birkaç dans figürü sergileyerek hem eğleniyor hem de geçmişe kısa bir yolculuk yapıyor.
"Bir tebessüm yeter" diyor fırıncı
34 yaşındaki Yusuf Aytar, bu fikrin çocukluk anılarından ilhamla ortaya çıktığını belirtiyor. “Çocuklar okuldan çıkınca gelip ekmek alıyor, önce seksek oynuyor. Kendi çocukluğumuzdan esinlendik. Hem çocuklara bir neşe olsun istedik, hem de insanlara kısa da olsa bir tebessüm kazandıralım dedik,” diyen Aytar, aynı seksek çizimlerini evinin önüne de uyguladığını söylüyor.
Aytar, özellikle teknolojiyle iç içe büyüyen çocukların dijital ekranlardan uzaklaşması için böyle küçük dokunuşların önemli olduğunu vurgulayarak, “Evde de oynuyorlar. Tabletten, telefondan biraz uzak dursunlar istedim,” ifadelerini kullanıyor. Aynı zamanda toplumda çocuklar için daha fazla oyun alanı yaratılması gerektiğini savunarak, “Kaldırımlar kirlenmesin, oyun alanları olsun. Herkes çocuklara mutlu olabilecekleri seçenekler sunmalı” diye ekliyor.
Sokaklara yayılan tebessüm
Fırının önünde basit bir tebeşir çizimiyle başlayan bu girişim, kısa sürede mahallenin ortak neşesi haline geldi. Seksek oyunu, yalnızca eğlenceli bir etkinlik olmanın ötesine geçerek, mahalledeki sosyal bağları güçlendiriyor. Güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerde, çocukların ve yetişkinlerin kahkahalar eşliğinde seksek oynadığı, ardından neşeyle dans ettiği anlar görülüyor.
Antalya’nın bu küçük mahallesinde bir fırın, ekmeğin yanı sıra neşe de dağıtıyor. Kaldırımlar oyun alanına dönüşürken, sokaklar bir zamanların mahalle kültürünü yeniden yaşatıyor.





