Toplum olarak uzun süren bir pandemi süreci yaşadık evlerimizden dışarı çıkamadık. Ardından deprem geldi bu kez evlerimize giremedik. Bu olumsuz gelişmeler yüzünden doya doya bayramlaşamadık. Dedeler nineler torunlarına hasret kaldı.

Bu bayram artık mazeretiniz kalmadı. Ne pandemi, ne deprem, büyük acılar da bıraksalar hepsi geride kaldı. Bu yüzden Ramazan Bayramı sevincini doya doya yaşayın.

Şöyle bir bakın dünyaya… Dünyanın çoğu ülkesinde milli birlik ve beraberliği güçlendirecek, yardımlaşma ve dayanışma duygusunu yaşatacak böyle kay bayram var. Öylesine bu bayramların kıymetini bilin.

 Komşularınızı koruyup gözetin, bayramda mutlaka gidin halini hatırını sorun. Giderken küçük bir hediye götürmeyi unutmayın. Bize de bu yakışır…

Elbette eski bayramlar yaşanmayacak ve elbette bilgisayarla doğup, İnternet’le ve iPhone’la büyüyen çocuklara bu heyecanı anlatmak çok zor olacak ama anlatacağız.

Bir de şu duygu çok önemli… Dünyanın dört bir yanında savaş rüzgârları eserken, silahlar susmazken, tank yığınakları yapılırken, Türkiye’de iftar sofralarında ekmeğimizi paylaşıyoruz, sevgi ve saygı çerçevesinde kenetlenip bayram sevincimizi yaşıyoruz.

Yaşanan bütün acılara ve olumsuzluklara rağmen ülkemizde huzur içinde bayram kutluyorsak, Ramazan Bayramı’nın değerini çok iyi anlamalıyız. Şimdiden bayramınız kutlu ağzınız tatlı olsun. İçinizdeki bayram coşkunuz hiç bitmesin dilerim. Ömür boyu mutlu olacağınız nice Ramazan Bayramları dileklerimle…