TÜRKONFED’in sahada yaptığı araştırmalara ve anket çalışmalarına dayanan verilerle açıklamalarda bulunan Sönmez, geçtiğimiz yıl her dört işletmeden üçünün finansmana erişimde zorlandığını, her iki işletmeden birinin ise bu nedenle iş hacmini küçültmek zorunda kaldığını hatırlattı. Bu yılın ilk yarısında da benzer bir tabloyla karşı karşıya kalındığını vurgulayan Sönmez, şunları söyledi:
“Çoklu kriz ortamı, savaşlar, ticaret savaşları, finansal daralma, yüksek enflasyon ve siyasi belirsizlikler KOBİ’ler üzerinde ciddi baskı oluşturuyor. Enflasyonun öngörülemez boyutlara ulaşması işletmelerin maliyet hesaplarını zorlaştırırken, finansmana erişimin sınırlanması KOBİ’lerin günlük nakit akışını bile yönetemez hale gelmesine neden oluyor. Bugün KOBİ’ler büyümeyi değil, sadece ayakta kalmayı hedefliyor.”
“KOBİ’LER İÇİN ÜÇ TEMEL ENGEL VAR”
KOBİ’lerin finansmana erişimini zorlaştıran faktörleri üç başlık altında toplayan Sönmez, yüksek faiz oranları, ağır teminat koşulları ve yapısal eksikliklere dikkat çekti:
“Birincisi, yüksek faiz oranları ve kredi maliyetleri. Kredi teknik olarak erişilebilir olsa da, bu maliyetler küçük işletmeler için ciddi bir yük oluşturuyor.
İkincisi, teminat sorunu. Bankalar yeni girişimlerden ya da bölgesel işletmelerden yüksek teminatlar talep ediyor. Geleceğe dönük gelirler veya taşınır varlıklar teminat olarak kabul edilmiyor.
Üçüncü olarak ise kayıt dışılık, düşük finansal okuryazarlık ve yetersiz bilanço yönetimi gibi yapısal faktörler, KOBİ’leri kredi kuruluşlarının gözünde riskli hale getiriyor.”
KOBİ’LER EKONOMİNİN TEMEL AKTÖRÜ
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2023 yılı sonu itibarıyla Türkiye’deki girişimlerin yüzde 99,7’sini oluşturan 3,7 milyon KOBİ, istihdamın yüzde 70,5’ini, üretimin yüzde 41,6’sını ve yaratılan katma değerin yüzde 40,1’ini karşılıyor. Küresel ölçekte de işletmelerin yüzde 90’ından fazlasını oluşturan KOBİ’ler, gelişmekte olan ülkelerdeki istihdamın yüzde 70’ini sağlıyor.
Bu veriler doğrultusunda KOBİ’lerin ekonomik sürdürülebilirlik açısından hayati öneme sahip olduğunu vurgulayan Sönmez, Türkiye’nin dijitalleşme, yeşil dönüşüm ve inovasyon politikaları ile uyumlu bir KOBİ stratejisi geliştirme fırsatına sahip olduğunu belirtti.
TÜRKONFED’İN 5 MADDELİK ÇÖZÜM ÖNERİSİ
Sönmez, KOBİ’lerin finansmana erişimini kolaylaştırmak adına şu önerileri paylaştı:
1. Kredi mekanizmalarının çeşitlendirilmesi: Geleneksel bankacılığın ötesine geçilerek fintek çözümleri, kitle fonlaması, mikrofinans ve risk sermayesi gibi finansman modelleri teşvik edilmeli. Özellikle üretim yapan KOBİ’ler için hedefli ve düşük faizli yatırım kredileri sağlanmalı. Kalkınma bankaları ve KGF daha aktif rol oynamalı.
2. Teminat yapısının esnetilmesi: Yeni girişimlerin taşınır teminatlara ulaşabilmesi için yasal düzenlemeler etkinleştirilmeli. Geleceğe dönük gelirler, ihracat potansiyeli ve fatura alacakları teminat olarak kabul edilmeli.
3. Finansal okuryazarlık ve kurumsallaşmanın artırılması: Basit muhasebe sistemleriyle çalışan KOBİ’ler, finansal raporlama konusunda desteklenmeli.
4. Makroekonomik istikrar ve öngörülebilirlik: Finansmana erişimin kolaylaşması için güven veren ekonomi politikaları hayata geçirilmeli. TL’deki aşırı dalgalanmalara karşı önlem alınmalı.
5. Bölgesel farklılıklara uygun finansal programlar: Anadolu’daki KOBİ’lerin büyük şehirlerdeki işletmelere kıyasla daha az kaynağa erişebildiğine dikkat çekilerek, bölgesel kredi ve teşvik programları daha erişilebilir ve sade hale getirilmeli.
“AÇIKLANAN DESTEKLERİN BİR AN ÖNCE ULAŞMASINI BEKLİYORUZ”
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in açıkladığı KGF destek paketini olumlu karşıladıklarını ifade eden Sönmez, bu desteklerin en kısa sürede KOBİ’lere ulaşmasının büyük önem taşıdığını belirtti. Ancak, yalnızca geçici önlemlerle değil, uzun vadeli yapısal çözümlerle KOBİ’lerin güçlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
“KÜRESEL DÖNÜŞÜME LİDERLİK EDEBİLİRİZ”
KOBİ’lerin yalnızca Türkiye’de değil, dünya genelinde de benzer sorunlarla karşılaştığını hatırlatan Sönmez, Dünya Bankası verilerine göre KOBİ’lerin yıllık finansman açığının 5 trilyon doları aştığını belirtti. Avrupa ve OECD ülkelerinin dijitalleşme ve yeşil dönüşüm politikalarıyla KOBİ’lerini dönüştürmeye başladığını vurgulayan Sönmez, Türkiye’nin de bu dönüşüm sürecine uyum sağlayabileceğini, hatta liderlik edebileceğini söyledi:
“Dijitalleşme, yeşil dönüşüm ve inovasyon politikalarıyla uyumlu bir KOBİ stratejisi, ülkemizin ekonomik geleceğini şekillendirecek temel unsurlardan biridir. Bu stratejinin hayata geçmesi ise güçlü bir uygulama politikası, sağlam finansal altyapı ve etkin hukuki çerçeve ile mümkündür.”





