Ceyhan–Yumurtalık yolu üzerinde, ovaya hâkim bir noktada yer alan Yılankale, kilometrelerce uzaktan görülebiliyor. Ziyaretçiler, hem kaleyi gezmek hem de Çukurova’nın panoramik manzarasını izlemek için bölgeye geliyor.
Haçlı seferleri döneminde yapıldı
Tarihi kayıtlara göre Yılankale, 12. yüzyılda Ermeni Krallığı döneminde inşa edildi. Bölgedeki diğer Ortaçağ kaleleri gibi askeri amaçla kullanıldı. Kale, Haçlı seferleri sırasında stratejik önemi nedeniyle defalarca el değiştirdi.
Sur duvarları ve burçları hâlâ sağlam durumda. Kale içinde su sarnıçları, depolar ve yaşam alanlarının kalıntıları görülebiliyor.
Efsanelere konu oldu
Yılankale, halk arasında farklı efsanelerle anılıyor. En bilinen rivayete göre, kalenin adını, burada yaşadığına inanılan bir yılan kralından aldığı söyleniyor. Yılan kralın hazinesini kalenin içinde sakladığına dair hikâyeler, yöre halkı arasında hâlâ anlatılıyor.
Ziyaretçiler, kaleyi gezerken hem bu hikâyeleri dinliyor hem de taş duvarların arasındaki Ortaçağ havasını hissediyor.
Turizmin gözde noktası
Adana İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü verilerine göre Yılankale, bölgeye gelen yerli ve yabancı turistlerin mutlaka uğradığı yerler arasında. Özellikle hafta sonları, çevre illerden gelen ziyaretçilerle birlikte kalede yoğunluk yaşanıyor.
Kalenin bulunduğu tepe, gün batımında fotoğraf tutkunlarının ilgi odağı oluyor. Çukurova’nın kızıl toprakları ve güneşin batışı, kalenin siluetiyle birleşince kartpostallık kareler ortaya çıkıyor.




