İstanbul’da bir köpekte görülen kene enfestasyonu şikâyeti üzerine yapılan bilimsel analizler, Türkiye için önemli bir biyolojik gelişmeyi ortaya koydu. Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Adem Keskin’in verdiği bilgilere göre, köpekten toplanan 100'den fazla kene örneğinin büyük kısmı Türkiye’de yaygın olarak bilinen "Ixodes ricinus" ve "Rhipicephalus sanguineus" türlerine ait çıktı. Ancak detaylı morfolojik ve genetik incelemelerde, 9 dişi ve 11 nimfin Türkiye faunasında daha önce rastlanmamış olan "Haemaphysalis longicornis" türüne ait olduğu belirlendi.
KENDİ KENDİNE ÜREYEBİLİYOR, HIZLA YAYILIYOR
Kene türünün 2017 yılında ilk kez ABD’de tespit edildiğini hatırlatan Prof. Dr. Keskin, bu kenelerin 2024 yılı itibarıyla 20'den fazla eyalete yayıldığını vurguladı. "Yeni tespit edilen bu kene, invazif bir tür. Ulaştığı bölgelerde hızla çoğalabiliyor. Üstelik erkek olmadan, partenogenetik yani eşeysiz şekilde üreyebildiği için yayılma potansiyeli oldukça yüksek" ifadelerini kullandı.
Keneye “uzun boynuzlu” denmesinin sebebi ise, palpleri üzerindeki boynuz benzeri çıkıntılar. Prof. Dr. Keskin, kenelerin insan üzerinden değil, İstanbul’da bir vatandaşın köpeği üzerinde bulunarak tespit edildiğini belirtti. Vatandaşın gönderdiği örnekler detaylı olarak incelendiğinde, bilinen türlerin dışında kalan kenelerin varlığı fark edildi.
GENETİK ANALİZ ÇİN BAĞLANTISINI ORTAYA KOYDU
Yapılan genetik tipleme çalışmaları sonucu, Türkiye’de tespit edilen örneklerin özellikle Çin’de yaygın olan bir popülasyona oldukça yakın akraba olduğu tespit edildi. Bunun üzerine dünya literatürü taranarak kene türü kesin olarak belirlendi ve çalışma uluslararası bir bilimsel dergide yayımlandı.
Prof. Dr. Keskin, “Bu türü ülkemiz faunasına kazandırmış olduk. Literatüre de Türkiye'de ilk kez tespit edildiği şeklinde geçti. Böylelikle bilim dünyası ve ülkemiz bu tür hakkında bilgilendirilmiş oldu” diyerek gelişmenin önemine dikkat çekti.
