Çukurova’dan Dünyaya! Sunar Mısır’ın Ar-Ge Ürünleri Paris’i Salladı
Çukurova’dan Dünyaya! Sunar Mısır’ın Ar-Ge Ürünleri Paris’i Salladı
İçeriği Görüntüle

İlk bungalov tesisinin kurulmasının ardından büyük bir dönüşüm yaşayan mahallede bugün 5 farklı turizm tesisi faaliyet gösteriyor. Doğal güzellikleri, sakin atmosferi ve İstanbul, Bursa, Kocaeli gibi büyük şehirlere olan yakınlığı ile huzur arayanlara cazip bir kaçış noktası sunuyor.

“Doğayla İç İçe Bir Yatırım Yaptık”

Mahallenin eski muhtarı ve aynı zamanda turizmci Ahmet Turan, bölgeye kazandırdığı turizm yatırımının, kırsal kalkınma hedefiyle yola çıktığı projelerden biri olduğunu belirtti. Yaklaşık 900 metre rakımda, Samanlı Dağları’nın içerisinde kurulan ilk bungalov tesisin TKDK’dan destek alarak hayata geçtiğini söyledi.

İlk etapta 15 bungalov ev inşa ettiklerini dile getiren Turan, “Odalarımızdan 11’i iki kişilik, içerisinde yatak odası, oturma grubu, banyo ve tuvalet mevcut. 4’ü ise dubleks, üst katta yatak odası, alt katta ise geniş bir oturma alanı bulunuyor. Daha sonra kendi imkânlarımızla 4 taş ev daha ekledik. Tesisin enerjisi için güneş panelleri kurduk, kendi elektriğimizi üretiyoruz; fazlasını da şebekeye veriyoruz” dedi.

Gürcü Mutfağıyla Doğal Lezzetler

Tesisin restoranında zengin bir kahvaltı ve yemek menüsü sunduklarını söyleyen Turan, “Kızartmalar, tatlılar, çikolatalar ve yaban mersini reçelinden oluşan geniş bir kahvaltı menümüz var. Gürcü köyü olmamızdan dolayı, kahvaltılarda ve yemeklerde genellikle yöresel ürünler kullanıyoruz. Zaman zaman Gürcü yemekleri de servis ediyoruz” diye konuştu.

“Karadeniz’i Aratmayan Doğamızla Gelenler Hayran Kalıyor”

İznik’e 25, Kocaeli’ye 30 kilometre mesafedeki Çandarlı’nın en çok ziyaretçiyi İstanbul’dan aldığını belirten Turan, “İstanbul’a sadece 1,5 saatlik mesafedeyiz. Bursa’ya da aynı uzaklıktayız. İki büyük kentin tam ortasında, doğanın kalbindeyiz” ifadelerini kullandı.

Kendisinin ardından mahallede dört yatırımcının daha benzer girişimlerde bulunduğunu aktaran Turan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Eskiden burada sadece tarım ve hayvancılıkla geçim sağlanıyordu. Turizm sayesinde mahallenin ekonomisine katkı sağladık. Ziyaretçiler buraya gelip stresten, gürültüden, sıcaktan ve nemden uzaklaşıyor. Tertemiz havada dinleniyor, doğa yürüyüşlerine çıkıyor, isteyen İznik Gölü kıyısına inip gezebiliyor. Gelenlerin büyük çoğunluğu burayı Karadeniz'e benzetiyor. Ormanımız ve yeşilliğimizle herkesin hayranlığını kazanıyoruz. Bir kez gelen, genelde tekrar geliyor.”

Kaynak: İHA