Bulut, “Terörsüz Türkiye Komisyonu” tutuklu belediye başkanları ve hasta tutuklularla ilgi önemli açıklamalarda bulundu. Zeydan Karalar hakkında açılan soruşturmanın hukuki temelden yoksun olduğunu söyleyen Bulut, “Hiçbirinin hukuki dayanağı yok. Temelsiz. 10-11 yıl önceki bir şeyi bahane ettiler. Defalarca soruşturulmuş. Aynı FETÖ dönemlerini hatırlatıyor. Biri bir şey deyince herkes suçlu ilan ediliyor. İlk mahkemede bırakılacağını düşünüyorum” dedi.
Bazı operasyonlarda çocukları üzerinden baskı kurulduğunu savunan, Bulut "İnsanların çocukları kullanılıyor. Birine iftira atsın diye baskı yapılıyor, yapmayınca çocuğu içeri atılıyor. Çocuğun kapalı ortamda kalamadığını bildikleri halde onu içeride tutarak tehdit ediyorlar. O yüzden Ekrem İmamoğlu, ‘kim konuşacaksa konuşsun’ demişti’ ifadesini kullandı.

"Niyet önemli ama pratiğini görmek lazım"
Terörsüz Türkiye Komisyonu hakkında konuşan Bulut, bu konunun Türkiye’nin en önemli meselelerinden biri olduğunu vurgulayarak, “Bir niyet var ama onun pratiğini görmek lazım. Mesele gerçekten çok ciddi. Yıllardır en büyük sorunlardan biri bu. Çözüme yaklaşılması gibi bir durumda böyle bir fırsatı kaçırmamak lazım. Ayrıca niyet okuyarak bir şey yapma şansımız yok. Yani biz gireriz, kendimizi biliyoruz. Eğer o niyetle o komisyon kurulmamışsa çıkmayı da biliriz. Yani biz orada illa da kalacağız diye bir şey yok” dedi.
Komisyonda bütünlük ve samimiyetin önemine dikkat çeken Bulut, şunları kaydetti:
“Eğer samimi bir iş yapılacaksa herkesin dahil olması gerekiyor. Komisyona giriş gerekçelerimizin başında da bu var. Bu konuda ülke çok zarar gördü. Bir dönem Kürtler, bir dönem başka bir kanat... Her seferinde iktidar olan, daha önce hesaplaşamadığı konuları hesaplaşma vesilesi yapıyor. Artık Türkiye’nin bunlardan sıyrılması gerekiyor. İç cephenin güçlenmesi gerekiyor. Cumhuriyet Halk Partisi eğer orada bir çözüm parçası olacaksa olur, katkı da verir. Ama böyle bir amaçları yoksa oradan da bir an önce çıkarız.”
"Halk artık bu iktidara güvenmiyor"
31 Mart seçimlerinde CHP’nin birinci parti olduğunu hatırlatan Bulut, bunun bir sorumluluk getirdiğini vurguladı. Bulut, “Sorumluluk ne? Halk sana diyor ki, ‘Sen bu devleti artık yönetebilirsin ya da yönet. Ben artık bu iktidara güvenmiyorum.’ O zaman Türkiye'nin hangi sorunu varsa ona çözüm üreten tarafta da olman lazım. Türkiye'nin artık bu korku ikliminden çıkıp bir toparlanmaya, bütünleşmeye ihtiyacı var” diye konuştu.
Cezaevlerindeki hasta tutuklularla ilgili de açıklamalarda bulunan Bulut, “Burada korkunç bir adaletsizlik var. Cumhurbaşkanı birini belli saiklerle affedebiliyor, ama aynı özelliklere sahip birini farklı görüşte olduğu için affetmeyebiliyor. İnsan haklarına aykırı, hukukla ya da siyasetle izah edilemeyecek insanlık dışı bir durum. Üstelik bu kişiler hüküm giymemiş, tutuklu. Yani henüz yargılanıyorlar. Bu vicdansızlıktır” dedi.

CHP’li belediye başkanlarına yönelik devam eden soruşturmalara ilişkin de konuşan Bulut, “Şimdi yine dosya arıyorlar. Birini içeri attın, elinde bir şey olması lazım. Ama durmadan bir şeyler arıyorlar. Çünkü buradan kaçamazsın” ifadesini kullandı.
"Ön seçimle seçilen bir cumhurbaşkanı adayı hala içeride"
Bulut, 15 milyon kişinin oyuyla ön seçimde belirlenen cumhurbaşkanı adayının halen içeride olduğunu ve iddianamenin bile hazırlanmadığını belirterek, “Demokraside reaksiyon eylemdir, mitingtir. Ama böyle bir miting de yok dünyada. Maltepe'de Arife günü yapılan mitingin örneği yok. Bayburt bile doldu, Adana’yı gördünüz” ifadelerini kullandı.





