Türk Mühendis ve Mimarlar Odaları Birliği (TMMOB) Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) Adana Şube Başkanı Deniz Orhan, ithal atıklar ve termik santrallerin etkileriyle ilgili cukurovametropol.com.tr’ye özel açıklamalarda bulundu.
“GERİ DÖNÜŞÜM SEKTÖRÜNDE ADANA ÖNCÜ”
Yurtdışından getirilen atıkların genelde plastik atıklar olduğunu söyleyen Başkan Deniz Orhan, “Bu bahsettiğimiz atıklar genelde plastik atıklar. Sorun olan bu. Bunların ülkeye girişinin olmaması gerektiği konusunda görüşümüz bu doğrultuda. Teknik detayına girecek olursak. 2018’de Çin’in plastik atık ithalatını yasaklamasından sonra Türkiye bir cazibe merkezi haline geldi. Özellikle Adana daha öncesinde de atık konusunda yoğun bir bölgeydi. Atık sektöründe Adana’da öncü işletmeler var. Miktar olarak firmaların kapasite olarak. Yurtdışından gelen ithal atıkların çoğu Adana’ya geliyor.” dedi.
İthal atıkların geri dönüşümünün etkilerini sıralayan Başkan Orhan, “Bu plastik atıkların işlenmesi sonucu kirli atık su oluşumu söz konusu. Ayrıca bunlar işlenirken granül haline getirirken kirletici hava emisyonları oluşturmaktadır. Bunların doğal olarak ekolojiye zararları var.” diye konuştu.
“İTHAL ATIK ‘SIFIR ATIK’ PROJESİNE AYKIRI”
Ülke olarak kendi atığımızı yeterince dönüştüremediğimizi ifade eden Orhan şunları söyledi:
“Türkiye’de mesela yürütülen bir ‘Sıfır Atık’ projesi var. Bu aslında güzel ve olumlu bir adım. Ama yurtdışından gelen plastik atıkların zaten kendi yürüttüğümüz ‘Sıfır Atık’ projesine de zararlı etkisi oluyor. Neden? Çünkü biz kendi atığımızı tamamen dönüştüremiyoruz. Hepimiz evlerimizde, iş yerlerimizde atıklar genelde karışık bir şekilde atılıyor. Ve bunlar ayrışmadan bertaraf ediliyor. Halbuki bunların ayrıştırılması ve geri dönüşümünün sağlanması gerekiyor.”
“İŞLETMELER GEREKLİ YATIRIMI YAPMALI”
İşletmelerin atık toplanması noktasında gerekli yatırım yapmadıklarını aktaran Orhan, “Yatırım yapmadıkları için kendi atığımızı ayrıştırmadan çöp depolama alanlarında bertarafı oluyor. Ve bu atıkları geri dönüşmeden doğaya karışıyor. Bunun önüne geçmek için herhangi bir ithal atığın ülkemize girmemesi gerekiyor. Bu durum olursa işletmeler kendi atığımızı ayrıştırmak için o yönde yatırım yapacaklardır.” ifadelerini kullandı.
“MEVZUATTA EKSİĞİMİZ YOK”
Atık toplama konusunda mevzuatta eksiğimizin olmadığını da sözlerine ekleyen Başkan Orhan şöyle devam etti:
“Önemli olan mevzuatın uygulanma noktasında yaşanılan sıkıntılar. Ne kadar mevzuatı uyguluyoruz? Mesleki olarak bizim üniversite öğrendiğimiz derslerden biri atık yönetimidir. Atık yönetimi öncelikle atığı önlemedir. Gelişmiş ülkeler bunu uyguluyor. Atık oluşmadan önlemek için belli izlenecek yollar vardır. Eğer atığı önleyemiyorsan, atığı azaltman gerekmektedir. Bunu piramidin en üstünde önlemen lazım. Onu önleyemiyorsanız azaltmanız lazım.”
“GELİŞMİŞ ÜLKELERDE BİR DÜZEN VAR”
Atıkların insanların konfor alanından uzaklaşamadığı için oluştuğunu dile getiren Orhan sözlerini şöyle sürdürdü:
“İnsanoğlu olarak konfor alanından uzaklaşamadığımız için atık oluşuyor. Bu atıkların geri dönüşümünü sağlamak gerekiyor. Ki gelişmiş dediğimiz ülkelerde işte Kanada, Norveç, İsveç gibi ülkelerde atıkların çeşitli kategorilerde, evlerden başlayarak ayrı ayrı toplanıp, bertarafının daha kolay olacağı şekilde, geri dönüşümü sağlayan bir düzen var. Bununla ilgili yerel yönetimlerden başlayarak atmamız gereken önemli adımlar var. Kalkınmadın ve büyümenin önünde çevre biraz eziliyor. Dünya genelinde de aslında böyledir. Biz de kendi ülkemizde sürdürülebilir çevrenin önemini bir an önce anlayıp buna göre adımlar atmamız lazım. Mevzuatta mutlaka eksiklikler vardır ama her şeyi de mevzuata bağlamamak lazım.”