Meslek hayatı boyunca çilekle yakından ilgilendiğini söyleyen Çetrez, daha önce çilek ihracat firmasında Ziraat Mühendisi olarak çalıştığını belirtti. Demirözü sakinleriyle tanıştıktan sonra ortak mısır yetiştiriciliğine başlayan Çetrez, “Bir akrabamız vesilesiyle Orhan Kaymak ve Alaattin Kaymak ile tanıştım. Kendileri Demirözü’nün sakinlerinden, ortak mısır işi yaptık, mısır yetiştirdik. Daha sonra ben çilek Bayburt’ta niye olmasın diye düşündüm ve böylelikle burada çilek yetiştirmeye karar verdik” dedi.
Bayburt’un 1650 rakımlı konumunda yetişen çileğin sahil bölgelerindeki çilekten daha lezzetli ve aromatik olduğunu vurgulayan Çetrez, “Tadı, aroması diğer sahilde yetişen çileklerden daha yoğun. İçinin briks oranı, doluluk oranı, rengi ve kalitesi çok farklı” diye konuştu.
Çetrez, 20 dönümlük tarlada başlayan çalışmada 15 kadına istihdam sağladıklarını anlatarak, “Kadınlar sürekli gelip çileğin otunu temizliyor, toplamasına yardımcı oluyor ve stolon dediğimiz kollarını yatırarak yeni çilek fidesi üretiyorlar. Böylelikle onlara da iş kapısı açılmış oldu” ifadelerini kullandı.
Tarlada çalışan kadınlar ise işlerinden memnun olduklarını ve kazandıkları gelirle ev ekonomilerine katkı sağladıklarını söylediler.
