Mahalle sakinleri, yeraltına oyulmuş odalardan oluşan yapıyı geçmişte hayvan barınağı ya da depo olarak kullanılan yapay mağara olarak düşünüyordu. Ancak uzmanların yaptığı detaylı incelemeler, buranın kaya mezarları olduğunu ortaya koydu. Mahallenin eski muhtarı Mehmet Kaya, “Daha önce burayı kimse bilmiyordu. 5-10 yıl önce burada mağara olduğunu öğrendik. Defineciler mi açmış, yoksa başkası mı bilmiyoruz. Sonra buranın valilik tarafından koruma altına alınacağını duyduk. Biz mağara olarak biliyorduk. Sonradan fark ettik ki buraya kaya mezarı diyorlarmış. Mısır’da da benzerleri varmış diye duydum” dedi.
Şanlıurfa Valisi Hasan Şıldak da sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, kentin kültür envanteri çalışması kapsamında tarihi yapıların kayıt altına alındığını belirtti. Vali Şıldak, Köseveli Mahallesi’ndeki kaya mezarın, mahalle merkezinin yaklaşık 1 kilometre batısında bulunduğunu aktardı.
Şıldak, mezarın mimari detaylarına ilişkin şu bilgileri paylaştı:
“Kaya mezar, dromoslu ve tek odalı formda, doğu-batı doğrultusunda uzanıyor. Dromosun her iki yanında üçer adet niş bulunuyor. Kapı açıklığı batı yönde olup, iç mekânın kapı girişinin yanında haç betimi yer alıyor. Mezar girişinin iki yanında iki adet loculus mevcut. Odanın üç cephesinde, simetrik biçimde üçer adet yuvarlak kemerli girişe sahip klineli mezar bölümleri var. Bu bölümlerin yanlarında, dikdörtgen formlu ve içinde bir ya da iki klinesi olan mezar bölümleri yer alıyor. Mezar odasında toplam altı adet dikdörtgen giriş açıklığı bulunuyor. Tonozlu bölümlerin üzerinde kitabeler yer alıyor.”





