“AŞI VE TOPUK KANINI REDDETTİK”
Baba Murat Çakmak, yaşadıkları süreci bir yazı kaleme alarak kamuoyuyla paylaştı. Pandemi döneminde aşılarla ilgili araştırmalar yaptığını ifade eden Çakmak, bu süreçte özellikle bebeklik aşılarına dair içeriklere yöneldiğini ve çeşitli uzman görüşlerini incelediğini belirtti. Bu araştırmaların ardından hem aşıları hem de doğum sonrası alınan topuk kanını reddetme kararı aldıklarını dile getirdi.
Çakmak, “Topuk kanı hakkında ilk başta çok bilgi sahibi değildik. Ancak detaylı araştırmalardan sonra bu uygulamayı da yaptırmama kararı aldık. Eşimle birlikte bilinçli bir şekilde hareket ettik.” dedi.
KAYYUM KARARIYLA KARŞILAŞTILAR
Doğumun ardından, özel bir hastanede herhangi bir sorun yaşamadan aşı ve topuk kanı işlemlerini reddettiklerini belirten Murat Çakmak, birkaç ay sonra İl Sağlık Müdürlüğü’nden telefon aldıklarını söyledi. Bebeklerine “sağlık tedbiri” kapsamında kayyum atandığını öğrendiklerini belirten Çakmak, bu kararı yargıya taşıdı.
“Avukat arkadaşlarımla görüştüm. Mahkemelik bir durum yoktu ama sistemde tedbir kararı görünüyordu. Hastaneye gitmediğimiz sürece karşımıza çıkmadı.” diye belirten Çakmak, alınan kararın ardından herhangi bir yaptırımla karşılaşmadıklarını, ancak hukuki haklarını aramaya devam ettiklerini ifade etti.
MAHKEMEDEN AİLE LEHİNE KARAR
Çakmak çiftinin başvurusu üzerine açılan dava sonucunda mahkeme, bebek üzerindeki kayyum ve sağlık tedbiri kararını kaldırdı. Mahkeme gerekçesinde, aile bütünlüğü ve ebeveyn rızasının önemi vurgulandı. Böylece Türkiye’de az sayıda örneği bulunan bu tür bir vaka, yargı süreci sonunda aile lehine sonuçlanmış oldu.
TARTIŞMALAR DEVAM EDİYOR
Olay, Türkiye’de çocuk sağlığı uygulamaları, ebeveyn rızası ve devlet müdahalesi sınırları üzerine yürütülen tartışmaları yeniden gündeme taşıdı. Topuk kanı testi, yeni doğan bebeklerde metabolik ve genetik hastalıkların erken teşhisi için rutin olarak uygulanan bir tarama yöntemi olarak biliniyor. Uzmanlar, bu testin bebek sağlığı açısından hayati önem taşıdığını savunurken, bazı gruplar uygulamanın mahremiyet ve bireysel tercih açısından yeniden değerlendirilmesi gerektiğini öne sürüyor.
Murat Çakmak ise konuyla ilgili açıklamasında, “Biz araştırmadan hiçbir işlem yaptırmıyoruz. Kararlarımızı bilgiye ve içimize sinen gerçeklere göre veriyoruz.” ifadelerini kullandı.
