Adana’daki 2 Bin Yıllık Misis Köprüsü Boyandı: Tarihe Zarar Verildi
Adana’daki 2 Bin Yıllık Misis Köprüsü Boyandı: Tarihe Zarar Verildi
İçeriği Görüntüle

Kentte soğuk günlerin vazgeçilmezleri arasında yer alan yün yorgan, yatak ve yastıklar, her yıl olduğu gibi yaz sonunda özenle temizleniyor. Koyun yününden yapılan yorgan ve yastıklar, kılıflarından çıkarıldıktan sonra tek tek yıkanıyor, güneşte kurutuluyor ve kabartılarak tekrar kullanılabilir hale getiriliyor. Bu zahmetli işlem, ilerleyen teknolojiye rağmen birçok aile tarafından geleneksel yöntemlerle sürdürülüyor.

Sivas’ta yaşayan Necmiye Aytekin, bu hazırlığın kentte nesiller boyu devam eden bir gelenek olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:
"Sivas’ın kış hazırlığıdır bu. Önce ıslatır, kuruturuz, divanda çırpar doldururuz. Seneye kışa kadar bunlarla idare ederiz. Önce ıslatıyoruz, sonrasında yıkıyoruz, tekrar divanda çırpıyoruz, sonra da kurutup bitiriyoruz. Yorgan yapacaksak elde didikliyoruz, yatak yapacaksak didiklemiyoruz. Bu yün yıkama Sivas’ın geleneksel bir kültürü, babaannelerimizden anneannelerimizden kalma. Biz de gençler olarak devam ettiriyoruz ama bizden sonraki gençler yapmaz diye düşünüyorum. Şimdi bu işlemi makineler yapıyor, gençler bu nedenle yapmıyor. Biz elimizle yapıyoruz, gençler hazıra alışkın oldukları için bu işlere girmezler, yapmayı da bilmezler. Bir yün insanın ömrü boyunca idare eder, bir yastığı yaparsın, ömrünün sonuna kadar o yastık seninle devam eder. Bu yün atılmadığı sürece, elde kalıp her yıl yıkanıp çırpıldığı sürece asırlarca kullanılabilir."

Sivaslıların el emeğiyle hazırladığı yün yorgan ve yastıklar, hem sağlıklı hem de uzun ömürlü olmalarıyla dikkat çekiyor. Geleneksel yöntemlerin sürdürülmesi ise kentin kültürel mirasının bir parçası olarak görülüyor.

Kaynak: İHA