Gündeme getirilen “2+2” ya da “3+1” modellerinin zorunlu eğitimi kısaltmak anlamına geldiğini belirten Hazar, bunun eğitim sistemine yeni bir darbe olacağını söyledi. 4+4+4 sisteminin eğitimde ciddi tahribatlara yol açtığını kaydeden Hazar, “Bu uygulama, eğitimin bilimsel ve ulusal karakterini aşındırmış, Tevhid-i Tedrisat Yasası’nı fiilen devre dışı bırakmıştır. Pedagojik değil, ideolojik kaygılarla oluşturulan bu sistem çocukları erken yaşta yönlendirmeye zorlamış ve fırsat eşitsizliğini derinleştirmiştir” dedi.
ATANAMAYAN ÖĞRETMEN SORUNU KALICI OLACAK
Yeni sistem önerilerinin zorunlu eğitimin süresini azaltacağına dikkat çeken Hazar, bunun çocukların erken yaşta okuldan kopmasına, özellikle yoksul kesimlerin çocuklarının üretim sürecine itilmesine ve toplumsal eşitsizliğin kalıcı hale gelmesine yol açacağını dile getirdi. Söz konusu değişikliğin öğretmenler açısından da olumsuz sonuçlar doğuracağını belirten Hazar, ders saatlerinin azalmasıyla norm fazlası öğretmen sıkıntısının derinleşeceğini ve atanamayan öğretmen sorununun kalıcı hale geleceğini ifade etti.
Eğitim sisteminin masa başında değil, bilim insanları, sendikalar ve eğitim emekçilerinin katılımıyla; laik, bilimsel ve kamusal eğitim ilkeleri temelinde yeniden düzenlenmesi gerektiğinin altını çizen Eğitim-İş Adana 1 Nolu Şube Başkanı Hatice Hazar, eğitim politikalarının bu anlayışla şekillendirilmesi çağrısında bulundu.
