İsrail ve Filistin arasında imzalanan ateşkes anlaşması dünya genelinde memnuniyetle karşılanırken, Adana Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’nden Doç. Dr. Berat Akıncı, “Bu anlaşma ile birlikte umuyoruz ki artık bebekler ölmez. İsrail’in uluslararası arenada yalnız kalması ve uluslararası vicdanın harekete geçmesiyle bu anlaşma imzalandı” dedi.
Mısır’da yürütülen ateşkes müzakereleri sonuç verdi. Yaklaşık iki yıldır İsrail saldırılarına maruz kalan Gazze’de ateşkes planının ilk aşaması onaylandı. Ateşkesin, İsrail hükümetinin anlaşmayı resmen kabul etmesinden 24 saat sonra, 11 Ekim Cumartesi günü sabah saatlerinde yürürlüğe girmesi bekleniyor.
Adana Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Doç. Dr. Berat Akıncı, gelişmeleri İhlas Haber Ajansı muhabirine değerlendirdi.
“Küresel arenada İsrail’in sıkıştığını görüyoruz”
Doç. Dr. Akıncı, uluslararası toplumun artan tepkilerinin anlaşmayı hızlandırdığını belirterek, şu ifadeleri kullandı:
“Trump’ın 20 maddelik Gazze planının akabinde Hamas’ın da ateşkes yapılması noktasındaki olumlu düşüncesiyle birlikte tarafların Mısır’daki toplantısında ateşkes anlaşması imzalanmış oldu. Bu imza, bölge ülkelerin ve taraf ülkelerin son derecede umutlarının yeşerdiği bir imza oldu. Gazze’de akan kanın durması, soykırımın durması oldukça önemli. Uluslararası toplum artık İsrail’in uyguladığı soykırıma karşı ayağa kalkmıştı. Bu imza sürecinde iki kırılma oldu. Bunlardan bir tanesi İsrail Başbakanı Netanyahu’nun Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda boş sandalyelere yapmış olduğu konuşma ve batılı devletlerin İsraillilere karşı oluşan tepki. ABD, İsrail’i bir şekilde korumak adına onu bu barış masasına oturtmak zorunda kaldı. Uluslararası toplum daha önce görülmemiş bir tepki verdi. Küresel arenada İsrail’in sıkıştığını görüyoruz.”
“İsrail’in anlaşmayı ihlal eden tutumu göz ardı edilmemeli”
Anlaşmanın önemine dikkat çeken Akıncı, garantör ülkelerin süreci yakından takip etmesi gerektiğini söyledi:
“Bu anlaşmanın yapılmış olması oldukça önemli. İsrail’in anlaşmaya rağmen savaş ihlallerini yapmaya devam ettiğini görüyoruz. Ateşkesin yapılması tabi ki önemli ama bunun sürdürülebilirliği de önemli. Tarafların aklıselim bir şekilde anlaşma hükümlerine uyması gerekiyor. İsrail’in daha önce anlaşmayı ihlal eden tutumu göz ardı edilmemeli. Hem bölge ülkeleri hem de diğer garantör ülkeler İsrail’in ateşkes anlaşmasını ihlal edecek her türlü hamleye karşı teyakkuz halinde olmalı ki barışın sürdürülebilirliği sağlansın.”
“Anlaşma, gelecekte 2 devletli bir çözüm için bir başlangıç”
İsrail güçlerinin Gazze’den çekilmesi ve insani yardımların ulaştırılması gerektiğini belirten Akıncı, sözlerine şöyle devam etti:
“Biz, Gazze’de akan kanın durmasını istiyoruz ve insani koridorların açılıp insanların temel ihtiyaçlarına ulaşmasını istiyoruz. Her iki taraftan da rehinelerin serbest bırakılması Donald Trump’ın da Gazze planının ilk aşamasını oluşturuyor. İsrail’in bölgeden çekilmesini bekliyoruz. Bu anlaşma, gelecekte 2 devletli bir çözüm için bir başlangıç. Elbette bu kolay olmayacak.”
“Hamas’a da çok ciddi bir sorumluluk düşüyor”
Hamas’ın da bu süreçte önemli bir rol üstlenmesi gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Akıncı, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Bu barışın devamlılığını sağlamak da, özgür Filistin devleti de kolay değil. Bu noktada Hamas’a da çok ciddi bir sorumluluk düşüyor. Bizim gibi garantör ülkelerin de İsrail’in yayılmacı politikalarını engelleme noktasında her zaman aklıselim bir şekilde teyakkuz halinde görev alması gerekiyor.”





