Sanık, mahkemedeki savunmasında cinayeti kendisinin işlemediğini öne sürerken, oğlu için sarf ettiği sözlerle dikkat çekti: "Ben iyi nişancıyım, silahtan iyi anlarım. Ben onun ayağına sıktım, isteseydim kafasına sıkardım".
Olay, 27 Temmuz 2024’te Yeni Mahallesi Kazım Karabekir Caddesi’ndeki bir apartmanda meydana geldi. İddiaya göre, eski eşi Sözen Tutci (55)’nin evine gelen Mustafa Y. (49) tabancayla ateş etti; Tutci yaşamını yitirdi, oğlu Vedat Y. (33) bacağından yaralandı. Olayın ardından Vedat Y., babasını silahla yaraladı.
Sağlık ekiplerinin ilk kontrollerinde Sözen Tutci’nin hayatını kaybettiği belirlendi. Hastanedeki tedavisinin ardından gözaltına alınan Vedat Y., tekerlekli sandalye ile adliyeye sevk edilmiş ve adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Ağır yaralanan Mustafa Y., Kocaeli Şehir Hastanesi’nde yaklaşık bir aylık tedavinin ardından taburcu edildi. Daha sonra gözaltına alınan Mustafa Y. çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Baba ve oğul hakkında açılan davanın suçlamaları
Mustafa Y. hakkında,
-
"Tasarlayarak kadına karşı ve boşandığı eşe yönelik kasten öldürme",
-
"Tasarlayarak altsoya yönelik kasten öldürmeye teşebbüs",
-
"Konut dokunulmazlığını ihlal",
-
"Ruhsatsız ateşli silah ve mermi bulundurma ve taşıma suretiyle 6136 sayılı yasaya muhalefet"
suçlarından; oğlu Vedat Y. hakkında ise babasına yönelik eylemi nedeniyle "Üstsoya yönelik kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan dava açıldı.
Sanığın mahkeme savunması
Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada konuşan Mustafa Y., olay günü eski eşinin uygunsuz görüntülerini gösterdiği iddiasıyla eve gittiğini, orada hesap sormak istediğini söyledi: "Eski eşimin uygunsuz videolarını çekmişler. Ben onun hesabını sormaya gittim. Zaten Vedat beni daha önce tehdit etmişti. ’Ben silah aldım, sen geldiğin zaman seni vuracağım’ demişti. Olaydan 6 ay önce bana bu tehditi etti". Videolarla ilgili olarak da, "Ölen eşimle bir kişinin uygunsuz görüntüleri vardı. Ben tanıyorum eski eşimi. Ben onunla konuştum, kabul etti. Aslında sorgulamak istedim, bu yüzden eve gittim. Videolarda konuşmaları da var" iddialarında bulundu.
Sanık, içeri girdikten sonra oğlu tarafından saldırıya uğradığını belirterek olayı şöyle anlattı:
"Eve gittim, kapıyı çaldım. Üzerimde bir tane silah vardı. Ben ilk başta da bu silahın benim olduğunu söyledim. Silah belimdeydi. Zili çaldım ve eski eşim kapıyı açtı. Ben içeri girdim, Vedat direkt bana saldırmaya başladı. Boğazımdan tuttu, kafama yumruk vurmaya başladı. Ben ona vurmadım ama o benim kafama yumruk attı. Ben de o sırada elini dişledim, yine bırakmadı. En sonunda silahı çektim, silahın kabzasıyla anlına vurdum. Ondan ayrılırken ayaklarına doğru sıktım. Ben yukarı doğru sıkmadım, ayaklarına 4-5 el sıktım".
Mustafa Y., eski eşinin kendisinden "Benim oğlumu öldürme" demesi üzerine, "Bende, ’Öldürmüyorum’ dedim. Sonra silahı bıraktım. Eski eşim silahı aldı ve kaçtı gitti. Benim ayağım kırıktı. O boğuşmada benim ayağım kırıldı zaten. Doktor raporlarım da var ayağımın kırıldığına dair. Benim elimden silahı aldı kaçıp, balkona gitti. Ardından silahı balkondan aşağı atmış" diye ifade etti. Sanık, oğlunun da silahını çıkardığını ileri sürdü.
Amacının oğlunu öldürmek olmadığını savunan Mustafa Y. mahkemede, "Ben iyi nişancıyım, silahtan iyi anlarım. Ben onun ayağına sıktım, isteseydim kafasına sıkardım. Kabzayla vurdum kafasına. Ben ona öldürmeye teşebbüs etmedim ki, kendimi korumak amacıyla ateş ettim" dedi ve eski eşini kendisinin öldürmediğini savundu.
Tanık ve müşteki beyanları
Duruşmada tanık olarak dinlenen O.G., olay günü alt kattaki evlerinden silah sesi duyduklarını, hızla yukarı çıktıklarında kapıyı Vedat’ın açtığını ve "Teyze yerde, amca da koltukta oturuyordu" dedi. O.G., bahçede silah gördüğünü, evin içinde silah görmediğini aktardı.
Sözen Tutci ile Mustafa Y.’nin bir diğer oğlu E.Y. ise duruşmada, ailenin daha önce de tehdit edildiğini belirterek, abisi Sinan’ın 24 Mart 2024’te vefat ettiğini, sanığın tehditleri bulunduğunu ve ailenin sürekli korku içinde yaşadığını söyledi. E.Y. duruşmada, "Abim Sinan, 24 Mart 2024’de vefat etti. Kendisiyle de o süreçten önce herhangi bir iletişimi yoktu. Kendisi hatta Sinan’ın cenazesine geldiğinde, buna büyük abim de şahittir, taziye evinde ’Hepinizi öldüreceğim, hepinizi katledeceğim, burayı tarayıp gideceğim’ dedi. Hayatımız boyunca da zaten biz bununla hiç uğraşmadık. Kendisi tehdit edildiğini söylüyor, biz evimizde öldürüldük" şeklinde konuştu.
Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.




