Çukurova Üniversitesi Bir Kez Daha Zirvede! 2025’in Araştırma Devleri Açıklandı
Çukurova Üniversitesi Bir Kez Daha Zirvede! 2025’in Araştırma Devleri Açıklandı
İçeriği Görüntüle

KÜRESEL ISINMA ETKİSİNİ GİDEREK ARTIRIYOR

Deniz suyu sıcaklıklarında yaşanan artışın küresel ısınmayla doğrudan ilişkili olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Mavruk, “Son 10 yılda Doğu Akdeniz'deki ısınma daha da belirgin hale geldi. 1980'lerden bu yana sıcaklıklar her 10 yılda 0.4 santigrat derece artarken, son yıllarda bu artış 0.9 ila 1.5 santigrat dereceye kadar ulaştı. Tüm mevsimlerde sıcaklıklar yükseliyor ama özellikle kış ayları geçmişe göre çok daha sıcak geçiyor. Yazlar ise artık daha uzun sürüyor" dedi.

"DENİZLER KIŞIN DAHA FAZLA ISINIYOR"

Prof. Dr. Mavruk, denizlerin özellikle kış mevsiminde daha fazla ısındığını belirterek, "Bu durum, atmosferdeki sera gazı artışlarıyla doğrudan bağlantılı. Sanayi faaliyetlerinden kaynaklanan karbon salımı, sera etkisi yaratarak deniz suyunun ısınmasına neden oluyor. Bu yıl kış aylarında deniz suyu sıcaklığı 18-19 santigrat derecelere kadar ulaştı. Oysa beklenen en yüksek sıcaklık 16-17 dereceydi. En düşük sıcaklık ise 13 derece olması gerekirken 14,5-15 dereceleri zar zor gördük" diye konuştu.

YERLİ TÜRLER GİDİYOR, ZEHİRLİ TÜRLER GELİYOR

Deniz suyundaki bu ısınmanın, ekosistemdeki tüm canlıları doğrudan etkilediğini belirten Mavruk, “Bölgemizde ılıman iklimi seven yerli türler artık barınamıyor. Bu canlılar daha serin bölgelere göç ederken, bıraktıkları alanlar ise sıcak suyu seven ve çoğu zaman zehirli olan türlerle doluyor. Süveyş Kanalı üzerinden gelen bu yeni türler, yerli balık popülasyonunun yerini alıyor” ifadelerini kullandı.

Berlam gibi ekonomik değeri yüksek türlerin yerini, zehirli dokulara sahip ve ekonomik olarak değersiz olan Balon Balığı, Aslan Balığı ve Gargur gibi türlerin aldığını kaydeden Prof. Dr. Mavruk, bu değişimin hem balıkçılığı hem de deniz ekosistemini olumsuz etkilediğini vurguladı.

KÜRESEL EYLEM ÇAĞRISI

Bu sorunun çözümü için yalnızca bölgesel değil, uluslararası ölçekte politikalar geliştirilmesi gerektiğini belirten Mavruk, “Küresel ısınma ile mücadele, yalnızca denizler için değil tüm yaşam için hayati öneme sahip. Uluslararası toplumun bu konuda acil ve etkili adımlar atması gerekiyor” diyerek sözlerini tamamladı.

Kaynak: İHA