Aracın elektronik aksamında görüntü ve kontrolün tamamen kaybolduğunu, frenlerin devre dışı kaldığını ve cam otomatiklerinin de çalışmadığını söyleyen Çiçek, “Araçta küçük çocuklarım ve yaşlı annem vardı. Şehirlerarası yolda bu şekilde ilerlerken tarifsiz bir panik ve korkuya kapıldık” dedi.
Yaşadığı arıza sonrası yol yardımını arayan Çiçek’e, gelen destek ekibinin sorunu çözemeyeceğini belirterek aracı çekiciyle servise yönlendirdikleri ifade edildi. Durumu bayiiye bildiren Çiçek, yetkililerden “Bu tarz durumlar oluşabilir, kesin çözülür diyemeyiz” şeklinde yanıt aldığını belirtti.
Aracını servise bırakan Çiçek, bayii ve üst yetkili firma ile iletişime geçmesine rağmen herhangi bir özür dileme, telafi ya da araç değişimi teklifiyle karşılaşmadığını vurguladı. Ayrıca, servis süresince kendisine tahsis edilen geçici aracın bayii tarafından geri istendiğini ve teslim etmemesi halinde kira bedeli talep edeceklerinin söylendiğini dile getirdi.
Dr. Eren Doğan Çiçek, yaşadığı mağduriyet üzerine bayiiye dava açtı. Dosyada şu ifadelere yer verildi:
“6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 227. maddesi kapsamında ayıpsız benzeri ile değişim talep ettim. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Ayrıca bedelde mahsup suretiyle daha yüksek model bir araç alma isteğimi de ilettim ancak bu talebim de reddedildi. Aracı onarma hususunda düşünme süresi tanınmadan, ikame aracın alınacağı ve diğer süreçlerin başlatılacağı söylenerek onarıma 21.07.2025 tarihinde icbar edildim.
Araç alındıktan kısa süre sonra ortaya çıkan ve kullanım kaynaklı olmadığı açıkça belli olan ağır ve gizli ayıpla ilgili, ayıpsız benzeriyle değişim, bedelde indirim, sözleşmeden dönme gibi seçimlik haklarımı kullandığımı bildiririm. Araç onarılsa bile diğer seçimlik haklarımı kullanmaya devam edeceğimi ihtar ederim.”

Dr. Çiçek, yaşadığı sürecin bir başka kişinin başına gelmemesi için yetkililerin sorumluluk alması gerektiğini vurguladı.





