Topuk kanı davası sonrası aşı ve topuk kanı konularıyla ilgili yazılar kaleme alan Çakmak araştırmalarına devam ederken gündemdeki bir konuyla ilgili ilginç bir iddiada bulundu. Mattie Ahmet Minguzzi’yi katledenlerle ilgili “suça sürüklenen çocuk” kavramı sıkça dile getirilirken Çakmak, bir internet sitesinde kaleme aldığı yazısında çocuklarından topuk kanı alınmasını reddettiklerinde açılan davanın “suça sürüklenen çocuk” kapsamında değerlendirildiğini öne sürdü.

SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUK KİMDİR?

Çakmak, yaşadıklarını kamuoyuyla paylaşarak, yalnızca bir tıbbi prosedürü reddettikleri için adeta “potansiyel suçlu aile” muamelesi gördüklerini ifade etti. Konuya dair açıklamasında, Çocuk Koruma Kanunu’ndaki tanımı şöyle hatırlattı:

“Bu noktada şu soruyu sormadan edemiyoruz: ‘Suça sürüklenen çocuk’ kimdir? Çocuk Koruma Kanunu’nun 3. maddesi 1. fıkrası (a) bendine göre: ‘Suça sürüklenen çocuk: Kanunlarda suç olarak tanımlanan bir fiili işlediği iddiası ile hakkında soruşturma veya kovuşturma yapılan ya da işlediği fiilden dolayı hakkında güvenlik tedbirine karar verilen çocuktur.’”

TOPUK KANINA KAYYUM VE SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUK

Söz konusu tanımın ancak suç şüphesiyle adli sürece dahil olan çocukları kapsadığını vurgulayan Murat Çakmak, buna rağmen kendi çocuklarının da “suça sürüklenen çocuk” statüsüne alındığını belirtti.

Çakmak, “Ben bir avukat değilim. Yine de bu tanımı ezbere biliyorum. Neden mi? Çünkü Ocak ayında bebeğimize ‘kayyım’ atandı. Evet, yanlış duymadınız. Sadece topuk kanı aldırmadığımız için, bebeğimiz için ‘temsili kayyım’ tayin edildi.” dedi.

Çakmak, aynı anda iki farklı mahkemede davaların açıldığını şu sözlerle belirtti:

“Aile Mahkemesi nezdinde ‘velayet ve müdahale’ davası açıldı, Çocuk Mahkemesi nezdinde ise ‘suça sürüklenen çocuk (SSÇ)’ dosyası oluşturuldu.”

“SUÇUMUZ NEYDİ?”

Açıklamasında, topuk kanı alınmamasının bir “suç” ya da “ihmal” değil, tıbbi bir tercih ve ebeveynlik hakkı olduğunu vurgulayan Murat Çakmak, karşı karşıya kaldıkları hukuki süreci şöyle özetledi:

“İlk dosya TCK 233/1 kapsamında ‘aile içi ihmal’ suçlamasıydı. İkinci dosya ise ‘suça sürüklenen çocuk’ başlığıyla sistemde açıldı. Peki suçumuz neydi? Sadece ve sadece, çocuğumuzun topuğundan kan aldırmamak.”

İKİ BAKANLIK DAVA AÇTI

Sağlık Bakanlığı ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın ortak dava açtığını söyleyen Çakmak, “devletin belirlediği sağlık prosedürünü ihlal etmek” gerekçesiyle iki bakanlığın da sürece müdahil olduğunu dile getirdi.

Konuyla ilgili kamuoyunu düşündürmek amacıyla ironik bir değerlendirme yapan Murat Çakmak, şu ifadeleri kullandı:

“Çocuğunuz bir gün okulda ya da sokakta bir grup tarafından darp edilirse ve bu saldırgan çocukların topuk kanı aldırmadığını söyleyin, hiç vakit kaybetmeden şikâyetçi olun.

Çünkü:

Suça sürüklenen çocuk dosyası açılır,

İki bakanlık birden olaya müdahil olur,

Hızlıca temsil kayyımı atanabilir.”

5 Yaşından Sonra Büyük Tehlike! Kepçe Kulak Ameliyatında En Doğru Zaman Açıklandı
5 Yaşından Sonra Büyük Tehlike! Kepçe Kulak Ameliyatında En Doğru Zaman Açıklandı
İçeriği Görüntüle

“POTANSİYEL SUÇLU AİLE İLAN EDİLDİK”

Çakmak, bu sürecin amacının çocukları korumaktan çok, vatandaşları idari olarak hizaya sokmak olduğu görüşünde olduğunu belirterek açıklamasını şu sözlerle tamamladı:

“Biz topuk kanı aldırmadık diye ‘potansiyel suçlu aile’ ilan edildik. Çocuğumuz ‘suça sürüklenen çocuk’ listesine alındı. Bakanlıklar, kurumlar, mahkemeler üzerimize geldi. Ama bazı çocuklar gerçekten suç işlediğinde aynı refleks gösterilmiyor. Bizim olayımız çocukların korunması mı? Yoksa vatandaşın hizaya sokulması mı?”

Muhabir: ADİL DURMAZ