Çukurova’nın en önemli tarımsal ürünlerinden biri olan pamuğun üretiminin kritik seviyelere düştüğünü söyleyen Kısacık, “Pamuk bitti, Çukurova bitti” ifadelerini kullandı.
Pamuk tarlalarında çiftçilerle bir araya gelen Kısacık, artan girdi maliyetleri, alım fiyatlarının yetersizliği ve ithalat politikaları nedeniyle üreticinin zor durumda olduğunu vurguladı. “Bir zamanlar binlerce tarım işçisine ekmek kapısı olan, ‘beyaz altın’ olarak anılan pamuğun üretimi her geçen yıl azalıyor. Çocukluğumuzda Çukurova’yı bembeyaz yapan, Altın Koza Film Festivali’ne ismini veren pamuk artık bitme noktasına geldi” dedi.
“Çiftçi sahipsiz bırakılıyor”
Kısacık, pamuk hasadı öncesinde ithal ürün getirilmesinin üreticiyi mağdur ettiğini belirterek şunları söyledi:
“Tarımsal girdi maliyetleri yüksek, ürünün fiyatı hasat edilmeden açıklanmıyor. Çukobirlik pamuk için 31 TL fiyat açıklıyor ama alım yapmıyor. Tüccar ve fabrikalar piyasada 25-26 TL’den alım yapıyor. Hasat öncesinde ithal ürün getirildiğinde ise çiftçi tamamen sahipsiz bırakılıyor. Daha önce taze soğan, patates ve mısırda gördüğümüz tablo şimdi pamukta yaşanıyor. İthalat politikaları çiftçimizi tarlada emeğiyle baş başa bırakıyor.”
“Tarım birinci önceliğimiz”
Pamuk üretiminin ülke ekonomisi ve sanayi için stratejik bir öneme sahip olduğunun altını çizen Kısacık, sürdürülebilir güçlü bir tarımın DEVA Partisi’nin öncelikleri arasında olduğunu söyledi.
“Çocukluğumuzda Çukobirlik’in bir haftada aldığı pamuk miktarı artık Adana’da bir hasat döneminde üretiliyor. Üretici önünü göremiyor, emeğinin karşılığını alamıyor. Pamuk ithalata bırakılacak bir ürün değildir. Biz DEVA Partisi olarak tarımı ve çiftçimizi önceliğimiz ilan ettik. Kadim ve bereketli Çukurova topraklarında ilk adımını attığımız Tarım Eylem Planımızla çiftçimizin sesi olmaya devam edeceğiz” dedi.
