CHP Adana Milletvekili ve TBMM KİT Komisyonu Üyesi Orhan Sümer, Türkiye’nin birçok alanda artan sorunlarla karşı karşıya olduğunu belirterek iktidarın çözüm üretmede yetersiz kaldığını ifade etti. Sümer, eleştirilerini Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine taşıdı.

Peşkeş Çekilemez! Bekir Nennioğlu’ndan 30 Bin TL’lik Zam Kararına Sert Tepki
Peşkeş Çekilemez! Bekir Nennioğlu’ndan 30 Bin TL’lik Zam Kararına Sert Tepki
İçeriği Görüntüle

“Çiftçi tarladan ürününü kaldıramazken, yandaş müteahhitler milyonları indiriyor”

Tarım sektörünün tarihinin en zor dönemlerinden geçtiğini söyleyen Orhan Sümer, artan üretim maliyetlerinin çiftçiyi ciddi bir çıkmaza sürüklediğini kaydetti. Mazot, gübre, tohum ve sulama giderlerinin üreticiyi ezdiğini vurgulayan Sümer, birçok çiftçinin ürününü tarladan kaldıracak gücü bulamadığını dile getirdi.

Sümer açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Türkiye’de tarım sektörü tarihinin en zor dönemlerinden birini yaşıyor. Artan mazot, gübre, tohum ve sulama maliyetleri karşısında ezilen çiftçi, ürününü tarladan kaldıracak gücü dahi bulamıyor. Birçok bölgede üretici, zararına satış yapmak zorunda kalırken, bazı ürünler tarlada çürümeye terk ediliyor.
Buna karşın kamu-özel iş birliği projeleri adı altında yapılan büyük altyapı yatırımlarına aktarılan milyarlar, kamuoyunda tepkilere neden oluyor. Yap-işlet-devret modeliyle gerçekleştirilen projelerde garanti ödemeleri, döviz cinsinden verilen taahhütler ve bütçeden aktarılan kaynaklar, ‘yandaş müteahhitler milyonları indiriyor’ eleştirilerini güçlendiriyor.
Bir yanda üretip kazanamayan, borç batağındaki çiftçi; diğer yanda kamu garantili projelerle kazancı garanti altına alınan şirketler… Bu tablo, Türkiye’de gelir dağılımındaki adaletsizliğin ve kaynakların nasıl kullanıldığının en net göstergelerinden biri olarak öne çıkıyor. AKP iktidarının hazırladığı 2026 Bütçesi ise bunun en net göstergesidir.”

“AKP iktidarı Türkiye’yi her alanda sorun yumağına çevirdi”

Orhan Sümer, ekonomiden eğitime, sağlıktan adalete kadar hemen her alanda yapısal sorunların derinleştiğini belirtti. Yüksek enflasyon ve kontrolsüz hayat pahalılığının yurttaşın yaşamını doğrudan etkilediğini dile getiren Sümer, şunları söyledi:

“Ekonomiden eğitime, sağlıktan tarıma, adaletten dış politikaya kadar hemen her başlıkta Türkiye derin yapısal sorunlarla karşı karşıya. Yüksek enflasyon, kontrolsüz hayat pahalılığı, işsizlik ve artan borçluluk, yurttaşın günlük yaşamını doğrudan etkiliyor.
Sanayici yüksek faiz ve finansmana erişim sorunuyla boğuşurken, esnaf ayakta kalmak için mücadele ediyor. Emekli geçinemiyor, asgari ücretli temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geliyor. Eğitimde nitelik kaybı, sağlıkta randevu krizleri, adalette ise güven bunalımı büyüyor.
AKP iktidarının yıllardır sürdürdüğü ekonomi modeli, üretim yerine tüketime, ithalata ve ranta dayalı bir yapı oluşturmuş durumda. Sonuç olarak Türkiye, çözüm üretemeyen, krizden krize sürüklenen bir ülke görünümüne mahkûm ediliyor.”

“86 milyonun endişesi ekonomi, sarayın derdi saltanat sefası”

Vatandaşın geçim derdiyle mücadele ettiğini, ancak iktidarın gündeminin farklı olduğunu ifade eden Sümer, ekonomik koşulların toplumda büyük bir adalet duygusu yarası açtığını belirterek şu açıklamayı yaptı:

“Türkiye’de halkın tek gündemi geçim derdi. Market fiyatları, kiralar, faturalar, eğitim ve sağlık harcamaları vatandaşın belini büküyor. İnsanlar ay sonunu nasıl getireceğini, borcunu nasıl ödeyeceğini, çocuğunun masrafını nasıl karşılayacağını düşünüyor.
Ancak iktidarın gündemi ise bambaşka. Tasarruf çağrıları yapılırken, kamuda lüks harcamalar, şatafatlı törenler, makam araçları, saray masrafları ve temsil giderleri artmaya devam ediyor. Vatandaşa kemer sıkma dayatılırken, kamu kaynakları itibardan tasarruf edilmeden harcanıyor.
Bu çelişki, toplumda büyük bir adalet duygusu yarası açıyor. 86 milyonun boğazından kısarak ayakta kalmaya çalıştığı bir düzende, yönetimin saltanat görüntüsü vermesi kabul edilebilir bulunmuyor. Halk, artık fedakârlığın tek taraflı olmasına itiraz ediyor ve adil bir düzen talep ediyor.”

Kaynak: BÜLTEN