Adana’da 22 ve 25 Şubat tarihlerinde yaşanan şiddetli don olaylarının ardından özellikle erkenci mandalina grubu ürünlerinde hasat takviminin öne çekilmesi zorunlu hale geldi. Bu durum, ürünlerin üst üste binerek piyasada değer kaybına uğramasına ve üreticinin zarar görmesine yol açabiliyor.
Konuyla ilgili açıklama yapan Doğan, “Eylül ayı ortalarında erkenci mandalina kesim tarihi mutlaka açıklanmalı. Aksi halde ürünler üst üste binerek piyasada değer kaybı yaşanır. Üretici zarar eder, ülke ekonomisi olumsuz etkilenir” dedi.
"GECİKEN İZİNLER ÜRETİCİDE PANİĞE YOL AÇIYOR"
AKİB tarafından yürütülen kesim ve ihraç izni süreçlerinde yaşanan gecikmelerin üreticiyi zor durumda bıraktığını vurgulayan Doğan, “Hasada gelen ürünler aynı anda kesilmek zorunda kalıyor, bu da panik havası oluşturuyor. Bu kaotik ortamda ürünler değerinin çok altında satılıyor. Çiftçimiz alın terinin karşılığını alamıyor. Sürdürülebilir değil. Ürünlerimiz gerçek değerinde pazarlanmalı, çiftçimiz korunmalı. Bunun yolu da adil, zamanında ve çiftçi odaklı kesim ve ihracat takviminden geçiyor. Beklentimiz net, sahaya kulak verilmesidir” ifadelerini kullandı.
"ZİRAAT ODALARI KARAR SÜREÇLERİNE DAHİL EDİLMELİ"
Doğan, Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar’ın üreticilerin yaşadığı sorunları her platformda gündeme taşıyarak çözüm arayışlarına öncülük ettiğini hatırlattı. “Ziraat odalarının sahadaki gücünü ve temsil yetkisini her zaman desteklemektedir. Bizler de Yüreğir Ziraat Odası olarak çiftçilerin hakkını her platformda savunuyoruz. Hazırladığımız bilimsel raporlar, toplantılar ve kamuoyuna verdiğimiz mesajlarla üreticimizin sesi oluyoruz. Ziraat odalarının karar mekanizmalarına dahil edilmesi şart. Sahadan gelen bilgi olmadan masa başında alınan kararlar sahada çözüm değil, sorun oluşturuyor” diye konuştu.
Turunçgil sezonunun adil ve verimli geçmesi, çiftçinin emeğinin korunması gerektiğinin altını çizen Doğan, sözlerini şöyle tamamladı: “Ürünlerin gerçek değerinde pazarlanabilmesi ve mağduriyetlerin önlenmesi için kesim ve ihraç tarihleri konusunda daha hassas, adil ve çiftçi odaklı bir yaklaşım sergilenmeli.”
